Kahraman milletimize
Boğazın serin sularından demir aldı Bandırma,
Güngörmüş bir vapur edasıyla yol aldı Samsun’a.
Gazi Mustafa Kemal ayak bastı bin yıllık vatana,
Milletin iradesinden aldığı yüce fermanla.
Oradan Havza’ya, Havzadan Amasya’ya,
Amasya’dan Erzurum’a, Erzurum’dan Sivas’a,
Karış karış arşınladı yurdu yeşeren umutlarla.
Gördü gözlerdeki özgürlük aşkını, yelken açtı er meydanına.
Ben yurdum için ölmeye hazırım diye kükredi ulusa.
Nam saldı yedi düvele, gözünü kan bürümüş düşmana.
Aralığın yirmi yedisinde vardı yüreği buz tutan Ankara’ya.
Heybetiyle gürledi, savaş zamanıdır dedi, dağlara ovalara…
Düşman kalleşti, düşman sinsiydi, düşman kinliydi,
Düşman Ankara’ya doğru adım adım gelmekteydi.
Bir tek dışımızda değildi düşman, hem de içimizdeydi!
Yunanla savaşmayalım, İngilize boyun eğelim diyenler…
Amerika’ya manda olalım, kul köle olalım diyenler…
Millet haraptır, savaş meydanlarında kırdırmayalım diyenler…
Ölürüm de cepheye gitmem, ancak tekkemde dua ederim diyenler…
Daha nice hainler, hainler, hainler…
Hepsi ciğeri beş para etmez, aşağılık işbirlikçilerdi…
Mustafa Kemal korkmadı, yılmadı, yorulmadı, hainleri dinlemedi.
Düşmanı yurttan kovmak için şimşek gibi çaktı, yıldırım gibi gürledi…
Misak-ı Milli dedi ulu önder, korkuyu verdi düşmana
Sancağı diktim dedi Ankara’ya, isteyen buyursun gelsin…
Haber saldı her yana, Hindistan’a, Türkistan’a…
Muharip gaziler, vatana aşıklar, eli silah tutanlar…
Toplandılar bir bir İslam sancağı altında.
Allah Allah nidaları duyulmaya başlandı.
Hainler şeytan gibi kovalandı, taşlandı.
Yek vücut oldu millet, şenlendi Ankara…
Açıldı gazi Meclis, milletin Meclisi,
Baharın can verdiği gün, yirmi üç Nisan’da.
Dualarla, niyazlarla, pırıl pırıl umutlarla,
İnsanın yüreğine işleyen manevi harikalarla,
Güç kuvvet yayıldı hüzünlü Anadolu toprağına.
Düşman şaşkındı, düşman afallamıştı, düşman öfkeliydi,
Düşman başına ne geleceğini bilmemekteydi.
Meclisi vardı artık milletin, meclis Devlet demekti!
Şimdiden sonra düşman ecelini beklemekteydi…
Korktuğu başına geldi Yunanın…
Toplarla geldi, mitralyözlerle geldi, süngülerle geldi…
Bir tek Yunan olsa iyi, İngilizi, Fransızı, Ermenisi…
Kurda kuşa yem oldu hepsinin leşleri.
Selam olsun İslam’ın kutsal sancağına,
Selam olsun milletin şanlı bayrağına,
Selam olsun kırlardaki çiçeklere, heybetli dağlara,
Selam olsun sudaki balığa, havada uçan kuşa,
Selam olsun aziz şehitlere, yüceler yücesi arşa,
Selam olsun her zerresi kanla yıkanmış vatan toprağına…
Selam olsun, ömrünü vatana adayan Ata’mıza,
Sen çok yaşa Gazi Mustafa Kemal Paşa…