Yine bir 14 Mart gününde yeni bir Tıp Bayramını idrak ediyoruz. Hemen aklımıza beyaz önlükleri içinde koşturan o cefakâr insanlar geliyor. Onların gayretini, alın terini, özverisini hatırladıkça bu özel ve güzel günün önemini daha iyi anlıyoruz. Her ne kadar doktorlarla, hemşirelerle çok didişen bir millet olsak da beyaz önlüklü birini görünce ona en derin saygımızı göstermekten geri kalmayacak kadar da centilmen olduğumuzu düşünüyorum. Velhâsılıkelâm tüm sağlıkçıların Tıp Bayramını en samimi duygularımla tebrik ediyorum. İyi ki varsınız.
Fakat kuru kuruya bir tebrikle bu özel günü geçiştirmek istemem. Eğrisiyle doğrusuyla, iyisiyle kötüsüyle babalar gibi işleyen bir tıp sektörümüz var. Devletimizin de öyle ya da böyle vatandaşlara sunduğu bir sağlık hizmeti var. Vaktiyle uzun bir süre özel bir hastanede müdürlük yapma şerefine ermiş biri olarak sağlıkçılarımızla yakın çalışma fırsatı buldum. Onların işlerini ne denli özveriyle yaptığını ve ne denli zor bir mesleği icra ettiklerini çok iyi biliyorum. Burada herkesin bildiği klişelerle ve süslü kelimelerle doktorlarımızı yüceltmek, hemşirelerimize övgüler dizmek yerine tıpla ilgili özlü sözleri paylaşarak topu atalarımıza atıyorum:
● Sağlıktan büyük zenginlik yoktur. (Emerson)
● Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi. (Kanuni Sultan Süleyman)
● Sağlık, hiç kimsenin kesin olarak güvenemeyeceği bir nimettir. (Bertrand Russell)
● Sağlığınız tükeninceye kadar kullanın, sağlık bunun içindir, neyiniz varsa bitirin ölmeden önce ve sakın yaşam sürenizi aşmaya kalkmayın. (Bernard Shaw)
● Hasta olmayan, sağlığın kıymetini bilmez. (Türk Atasözü)
● Sağlıklı bir köylü olmak, hasta bir imparator olmaktan iyidir. (Alman Atasözü)
Gördüğünüz üzere atalar gerekeni söylemiş. Bize ancak onları tasdik etmek kalır. Bununla birlikte günümüz sağlık hizmeti koşullarının daha da iyi olması yönünden karınca kararınca bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum:
● “Kamu hizmeti bedelsizdir” düsturuna binaen bir kamu hizmeti olan sağlık hizmetinin hastalara bedelsiz verilmesi; bedelsiz mümkün değilse de mümkün olabilen en düşük ücret mukabilinde verilmesi katiyetle lüzumludur. Bu minvalde sağlık sektöründeki döner sermaye işletmeciliği politikası gözden geçirilmeli; hasta bedenlerin bir ticaret metâsı olarak görülmesi anlayışı sonlandırılmalıdır.
● Sağlık kuruluşlarındaki hijyen titizliği en üst seviyeye çıkarılmalıdır.
● Helikopter ambulans hizmeti yaygınlaştırılmalıdır.
● Hastayı ve hasta yakınlarını aydınlatma yükümlülüğü daha etkin şekilde yerine getirilmelidir.
● Bilimsel yönden faydası kanıtlanamayan ilaç ve diğer tedavi şekilleri ısrarla uygulanmamalıdır. Milli ilaç politikası geliştirilmelidir.
● İcraat olsun diye vasıfsız tıp fakültesi açma sevdasına son verilmelidir.
● Asistan hekimlere uygulanan hiyerarşik baskı ve mobbinge son verilmelidir.
● Tıbbi ilaç mümessillerinin mesai saatleri içinde sağlık kuruluşlarına girmesi yasaklanmalıdır.
İşte bunlar benim tavsiyelerim. Mutlaka sizin de kendinize göre tavsiye, öngörü, tespit ve değerlendirmeleriniz vardır. Tüm güzel dileklerimiz en kısa zamanda gerçekleşmesi niyazıyla tüm tıp camiasının bayramını tekrar can-ı gönülden kutluyorum. Sağlıklı günlerde görüşmek üzere…