Her ne kadar bizler için önemli değerlerin bir güne hasredilmesi içimize sinmese de , önemli değerlerimizin hatırlanması adına kutlanmasını önemli görmekteyim. Bugün de o günler biri , 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. 6284 Sayılı Kanun 2012 yılından itibaren yürürlüktedir. Bu kanun , maddeleri ve uygulama alanı gereği birçok Avrupa ülkesinin ilerisindedir. Zaten kadına verilen değerde hem milletimiz hem de dinimiz her daim batıdan çok ileride olmuştur.
Büyük Türk Milletinin şanlı tarihinde ise, anne ve eş olarak, hep hak ettiği konumda, ailenin ve toplumun merkezinde her zaman baş üstünde taşınmıştır. Nitekim Peygamber efendimiz Hz. Muhammed (SAV)'in "Cennet annelerin ayakları altındadır" sözüyle yüce dinimizin özellikle anne olan kadına doğumdan ölüme kadar hayatımızın her alanında ne kadar önem ve saygınlık verdiğini göstermiştir.
Hanım sözcüğü, genellikle eşlerimize ve diğer kadınlara hitap ederken isimlerinin önüne eklediğimiz saygı ifade eden bir sözcüktür. Türklerde kadınlar çok önemlidir. Cengiz Han bir gün kendisine bağlı olan beyliklerin beylerini toplar ve otağında bir toplantı yapar. Cengiz Han bunca beyliğin Han’ıdır. O sırada otağa Cengiz Han’ın eşi girer. Cengiz Han da:
“Ben Cengiz Han. Sizin Han’ınızım. Sizler hep bana bağlısınız ancak benim de bağlı olduğum bir kişi var. O da benim Han’ım dır der ve eşini gösterir.“
Türk kadınlarının ilk oy kullanması 1935 yılında olmuştur. 18 kadın milletvekili TBMM nin % 4,5 oranına denk gelmektedir. Anayasa, yeni hazırlanan Medeni Kanun, Seçim yasaları sayesinde Türk kadını sosyal ve siyasi haklara dünyadaki birçok medeni ülkeden önce ulaşmıştır. İsviçre ve Fransa gibi medeni Avrupa ülkelerinde dahi kadınlar Türk kadınından sonra seçme ve seçilme hakkını elde etmişlerdir. Fransa da kadınlar 1944 yılında, Yunanistan’da 1952, İsviçre’de 1974 yılında seçme ve seçilme hakkına kavuşmuşlardı. 1934 yılında, dünya genelinde kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakkının bulunduğu ülke sayısı olduğu düşünülürse Türk kadınının ulu önder Atatürk sayesinde bu konuda aldığı yol görülecektir.
İçişleri Bakanımızın da belirttiği gibi ; “İçişleri Bakanlığı olarak 2020 yılından itibaren İl ve İlçelerimizde Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon, İzleme ve Değerlendirme Toplantıları'nın periyodik olarak yapılmasını öngören bir genelge çıkardık. Şiddet mağduru kadınların daha etkin korunması amacıyla Elektronik Kelepçe uygulaması hayata geçirilerek, İçişleri Bakanlığı bünyesinde 1.000 kapasiteli Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi kuruldu. Daha önce sadece İl Emniyet Müdürlükleri’nde bulunan Aile içi ve Kadın Yönelik Şiddetle Mücadele birimlerimizi ilçe düzeyine de yaydık ve bu sayede toplam 1086 sayısına ulaştık. Artık şiddet mağduru kadınlarımıza daha yakınız. Tedbir kararı verme yetkisini, mahkemelerin yanı sıra Mülki İdare amirlerimize de yayarak, kapsayıcılığımızı arttırdık. Olaylara hızlı müdahale edebilmek ve ihbarları kolaylaştırabilmek için hayata geçirdiğimiz Kadın Acil Destek Uygulaması (KADES) uygulamamızın indirilme sayısı, hedef rakamımız olan 1 Milyonu aşarak 1 Milyon 520 bin 300 oldu. İhbar sayımız ise 90 bin 949 olmuştur. KADES’E DOKUN, HAYATA DOKUN mottosuyla hareket ediyor ve bu uygulamadan çok olumlu sonuçlar alıyoruz.” Kadınlarımız devletimiz eliyle korunmakta ve çalışma hayatındaki yerinin perçinlenmesi adına politikalar yürütülmektedir.
Tüm kadınlarımızın , kızlarımızın , kıymetli analarımızın Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyorum.