“Kaştan Bodruma, Bodrumdan Çeşmeye, Çeşmeden Ayvalık’a kadar her turizm beldesini gezdim esnafı dinledim bütün esnafın ortak sorununu onların ağızından kaleme aldım.”
Belli bir zamandır süre gelen sorun haline dönüşmüş bir konu olan kapıda vize uygulaması yerli esnafa zarar vermektedir. Turizimle ilgili Ege ve Akdeniz kıyıları bu sene turist ağırlamakta zorlanmakta yüksek enflasyon, yüksek işçilik maliyeti, afaki kira bedelleri ve ağır vergiler (KDV %1 giriş, %10 çıkış vb.) karşısında mücadele eden yerli esnaf, kapıda vize uygulamasıyla daha da kan kaybetmekte ve haksız rekabet ortamına yenilmektedir. Yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) %2.3 olan Yunanistan’la, Yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) %71.60 olan Türkiye esnafı olarak fiyat konusunda baş edememekte ve medyanın, influencer ve diğer mecraların abartı derecesini bulan övgüleri karşısında zor duruma düşmüş bulunmaktadır. Dolayısıyla, rekabet ortamı ortadan kalkmış yerli esnaf pahalıcı olarak ilan edilmiştir ve Yunan adalarına güzellemeler yaparak turistin kapıda vize uygulamasıyla Yunan adalarının tercih edilmesinin önü açılmıştır. Bu sebeple yerli turistimiz Yunan adalarını kalkındırarak geçim kaynağı haline gelmiştir. Yerli esnaf içinde her bölge için tabi ki pahalı, fahiş fiyat talep eden işletmeler bulunmaktadır. Bu işletmelere yönelik denetimin artması gerekmektedir. Bu işletmeler o ilçe, belde, kasaba vb. içinde iki elin parmak sayısını geçmemekte fakat yapılan kötü reklam sebebiyle fatura bütün o bölge esnafına kesilmektedir. Bilakis ucuz olarak adlandırılan Yunan adalarınında da belli lüks konsepte olan mekanlarda yüksek rakamla hizmet verilmektedir. Hem Türkiye’de hem de Yunanistan’da her bütçeye uygun işletmeler mevcuttur. Türkiye’de bu algı bütün turizm beldelerine yüklenilerek turizm baltalanmaktadır. Kapıda vize uygulamasının karşılığı olarak Yunan turistler ülkemizi tercih etmemekte gerekli ilgiyi Avrupa Ülkelerine göstermektedir. Tek taraflı olarak Yunan adaları Türk turist akınına uğramış, bu ikili uluslar arası anlaşma tek taraflı olarak Yunanistan hanesine pozitif yansımıştır. Yüksek enflasyon ortamıyla mücadele eden esnafımız 2024-2025 turizim sezonunda hayal kırıklığına uğramış dolayısıyla ekonomik olarak mikro ölçekte yara almıştır. Kapıda vize uygulamasının makro ölçekli zararları ise dövizin yurtdışına çıkışı artmış ve ülke içindeki bir çok tesisin genel olarak zarar görmesi sebebiyle ülkemizin turizim gelirinin azalmasına sebep olmuştur. Türk pasaportunu sorun olarak gören ve Schengen vizesi vermemek için konsolosluklar aracılığıyla işi zorlaştırılan, vize verilse de 10-12 gün gibi kısıtlı süreklere sıkıştırılan yurttaşlarımız kapıda vize uygulamasıyla sadece 10 Yunan adasına kabul edilmiştir. Yunanistan’ın uluslar arası turistleri yoğun olarak ağırladığı Mikanos, Girit vb. gibi adalara kapıda vizeyle kabul etmemekte turist yoğunluğu az olan 10 Yunan adasının ekonomik çarklarını döndürebilmesi için kabul etmektedir. Türk esnafı olarak talep ve önerilerimiz tek taraflı yarar sağlayan kapıda vize uygulamasına son verilmesi ve bu halkımızı sadece kullanmaya yönelik olarak hazırlanmış ve 10 adayla kısıtlanmış uygulamanın kaldırılmasıdır.
Araştırmacı/Yazar Muhammed Gömük
Belli bir zamandır süre gelen sorun haline dönüşmüş bir konu olan kapıda vize uygulaması yerli esnafa zarar vermektedir. Turizimle ilgili Ege ve Akdeniz kıyıları bu sene turist ağırlamakta zorlanmakta yüksek enflasyon, yüksek işçilik maliyeti, afaki kira bedelleri ve ağır vergiler (KDV %1 giriş, %10 çıkış vb.) karşısında mücadele eden yerli esnaf, kapıda vize uygulamasıyla daha da kan kaybetmekte ve haksız rekabet ortamına yenilmektedir. Yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) %2.3 olan Yunanistan’la, Yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) %71.60 olan Türkiye esnafı olarak fiyat konusunda baş edememekte ve medyanın, influencer ve diğer mecraların abartı derecesini bulan övgüleri karşısında zor duruma düşmüş bulunmaktadır. Dolayısıyla, rekabet ortamı ortadan kalkmış yerli esnaf pahalıcı olarak ilan edilmiştir ve Yunan adalarına güzellemeler yaparak turistin kapıda vize uygulamasıyla Yunan adalarının tercih edilmesinin önü açılmıştır. Bu sebeple yerli turistimiz Yunan adalarını kalkındırarak geçim kaynağı haline gelmiştir. Yerli esnaf içinde her bölge için tabi ki pahalı, fahiş fiyat talep eden işletmeler bulunmaktadır. Bu işletmelere yönelik denetimin artması gerekmektedir. Bu işletmeler o ilçe, belde, kasaba vb. içinde iki elin parmak sayısını geçmemekte fakat yapılan kötü reklam sebebiyle fatura bütün o bölge esnafına kesilmektedir. Bilakis ucuz olarak adlandırılan Yunan adalarınında da belli lüks konsepte olan mekanlarda yüksek rakamla hizmet verilmektedir. Hem Türkiye’de hem de Yunanistan’da her bütçeye uygun işletmeler mevcuttur. Türkiye’de bu algı bütün turizm beldelerine yüklenilerek turizm baltalanmaktadır. Kapıda vize uygulamasının karşılığı olarak Yunan turistler ülkemizi tercih etmemekte gerekli ilgiyi Avrupa Ülkelerine göstermektedir. Tek taraflı olarak Yunan adaları Türk turist akınına uğramış, bu ikili uluslar arası anlaşma tek taraflı olarak Yunanistan hanesine pozitif yansımıştır. Yüksek enflasyon ortamıyla mücadele eden esnafımız 2024-2025 turizim sezonunda hayal kırıklığına uğramış dolayısıyla ekonomik olarak mikro ölçekte yara almıştır. Kapıda vize uygulamasının makro ölçekli zararları ise dövizin yurtdışına çıkışı artmış ve ülke içindeki bir çok tesisin genel olarak zarar görmesi sebebiyle ülkemizin turizim gelirinin azalmasına sebep olmuştur. Türk pasaportunu sorun olarak gören ve Schengen vizesi vermemek için konsolosluklar aracılığıyla işi zorlaştırılan, vize verilse de 10-12 gün gibi kısıtlı süreklere sıkıştırılan yurttaşlarımız kapıda vize uygulamasıyla sadece 10 Yunan adasına kabul edilmiştir. Yunanistan’ın uluslar arası turistleri yoğun olarak ağırladığı Mikanos, Girit vb. gibi adalara kapıda vizeyle kabul etmemekte turist yoğunluğu az olan 10 Yunan adasının ekonomik çarklarını döndürebilmesi için kabul etmektedir. Türk esnafı olarak talep ve önerilerimiz tek taraflı yarar sağlayan kapıda vize uygulamasına son verilmesi ve bu halkımızı sadece kullanmaya yönelik olarak hazırlanmış ve 10 adayla kısıtlanmış uygulamanın kaldırılmasıdır.
Araştırmacı/Yazar Muhammed Gömük